Modern Zamanın Uyuyan Güzeli

Pazartesi, Nisan 27, 2009

Son model en kırmızısından Ferrari’sinden inen prensimiz yanına aldığı çilingirle birlikte hızlı hızlı merdivenleri çıktı evin kapısına geldi çelik kapıyı delice yumruklamasına zile milyon kere basmasına rağmen içerden hiçbir ses gelmiyordu. Sonra çilingirciye baktı ve kapıyı açmasını söyledi… Çilingir işinin verdiği deneyimle kapıyı açtı… Adamımız çilingiri hemen evden kovdu ve yatak odasına yöneldi…

Yatak odasına girdiğinde uyuyan güzelimizi normal olarak en güzel uykusunun ortasında uyur bir vaziyette buldu…

Prens-“ Prensesim kalkın artık sizi çok özledim” dedi en naif ses tonuyla…

Prenses-HHHHHHOOOOOOOOOOOOOOOORRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRR

Prens-Sevgilim artık uyanın diyip dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu…

Prenses hiç tepki vermeden horlaya hayrola bir yerlerinde pireler volta ata ata uyumaya devam etti… Prensin sesi yükselmeye başladıkça başladı ama prenses istifini bozmadan devam etti uyumaya… Ta ki Beşiktaş Çarşı Grubunun dünya rekoru olan 132 desibeli tek bir ses eşliğinde geçtiğinde prenses sadece tek gözünü açtı ve…

Prenses-Ya sabah sabah ne bağırıyorsun tepemde şurada güzellik uykusuna yatmışım…

Prens-o güzellik uykusu değil kış uykusu mübarek

Prenses- ya sabah sabah seni çekemeyeceğim git öte git bayıl prens müsfettesi…

Prens-Ama aşkıııııımmmmmmmmmm neeeeee olllluuuurrrr

Prenses-ya hala bur damısın çek kapıyı çık canım hadi kapalıyız… Hem masala göre 100 yıl uyumama lazım benim yani senin anlayacağın 99 sene 11 ay 30 gün daha uyumalıyım… Bugün git o gün gel anacım…

Prense-HAyırrrr hayırrrr hayıırrrr

Aşkım hadi kalksana işe geç kalacaksın bütün gece sayıkladın durdun prensesim prensesim kim o bakayım çabuk açıkla bak yoksa akşam çekyatta yatarsın… Sora cam ben sana prensesimi…

ciğerim yanıyorrr...

Pazartesi, Nisan 20, 2009

gel geç zamanların genel geçer kurallarının yazılı olduğu bir bütünde
bütünleme sınavlarından kalmış benliğimi kendimden çıkarıp
bir diploma edası ile baş köşeye koymuş idim
gelen bahar ayları ile gevşeyen gönül yaylarını süspanse etmeye çabaldım
lakin gönülden çıkan toz duman
göz gözü görmez iken
yapraklara tutunarak gökyüzüne ulaştım,
bulutlarda seyre dalmışken
yağmur yağdı suya düştüm
suyu içen ineğin kuyruğundaki sineğin peşinden ormana kaçtım
bu yazda çıkacak olan orman yangınlarının ardından
gazete manşetlerine düşen cümlelerde birazda ben vardım
ciğerlerimiz yanıyor....

BİP...

Salı, Nisan 14, 2009

Telefon çalar;

A-Aşkım şimdi telefonları bip tonuna alıyoruz…ve telefon parasından yırtıyoruz…

K-ne diyon gene hayatım ya…

A-ya sen dediğimi yap.

K-tamam bip tonuna alınca ne olacak…

A-şimdi bir bip seni seviyorum iki bip seni özledim üç bip öptüm dört bip sarıldım beş bip gelsene yanıma altı bip….

K-başlarım senin bipine de sayınada bu gidişle onuncu bipin seviş benimle olacak yemezler bu numaraları sen ilk önce git bensiz ne boklar yediğini anlat…

A-Aşkım ama

K-Aşkım ama filan yok…Bir bip Allah belanı versin ,iki bip geber iyişallah, üç bip boyun devrilsin ,dört bip teneşirlere gelesin, altı bip terk ediyorum, yedi bip boynuzlarında çok yakışmış…hahahahahah….

A-aşkım ya….

K-o eskiden di git kimi bittiysen o aşkın olsun senin :)))

Devam edecek…



Kahwaltı öncesi sırnaşıkları

Çarşamba, Nisan 08, 2009

Telefon çalar kız telefonu açar…

-Evet sayın seyirciler şuan zincirli kuyudaki aşkıma bağlanıyoruz....Evet sayın aşkım bize oradaki kalp çarpıntılarından bahseder misin biraz…

-Ne diyon hayatım ya…

-Sayın aşkım sesimi duya biliyor musun oradaki kalp çarpıntından bahsetmeni istiyoruz biraz…

-Aşkım sarhoş musun ne içtin sabah sabah…

-Sayın seyirciler şuan aşkımla aramızda bir bağlantı sorunu var giderir gidermez kalbin çarpma sebebini öğreneceğiz…

Adam teli kapar kız saftirik gülümsemelerle telefona baka kalır…

Devam edecek…

 
Kuyuya Attılar Taş - by Templates para novo blogger